Yüksek Performanslı Takımların Yönetimi-IV

This post has already been read 1220 times!

Bugünün Ve Geleceğin Yöneticileri ???

Merhaba ayselevran@ttmail.com, aevran@etsgelisim.com paylaşım dostları

Yalnız başına başarı gelmediğini çok iyi ifade eden takım olgusunun gittikçe önem kazanması ile birlikte başlattığımız “Yüksek Performanslı Takımların Yönetimi” ile ilgili  paylaşım yolculuğumuzun önceki duraklarında yüksek performanslı takımların etkin yönetiminde sıra dışı önemi olan psikolojik kontrat kavramı, yüksek performanslı takımların yönetiminde rol model olma faktörü, rol model olabilmenin özelliklerine dair paylaşımlarda bulunmaya çalıştık.

Bu durakta “Bugünün Ve Geleceğin Yöneticileri” odaklı zihin jimnastiği yapılmasına ne dersiniz?

Bugünün ve geleceğin yöneticilerinin yeni yolculuklarında kendilerini nelerin beklediğini paylaşmadan önce daha düne kadar veya en fazla bir yıl öncesine kadar geleneksel yönetim anlayışında, yaklaşımında nelerin yer aldığına bakalım.

Geleneksel yönetimi yaklaşımında; görev odaklı yöneticilik beklentisi vardı, yöneticilik başarısı; karar verme, stratejilerin uygulanması ve görev yürütme kalitesi ile ölçülüyordu. Bugün bu beceriler işin yarısından azını oluşturuyor! Bugünün işyerindeki üst düzey yöneticiler, zamanlarının yüzde 50’sinden fazlasının, takım oluşturma, işbirliği ve katılımcılığı artırmayı sağlayan insan temelli faaliyetlere odaklanmaktadırlar.

İnsan temelli yaklaşımları içerisinde barındıran yöneticilik stilinin öneminin artacağı konusunda sizlerin düşüncesi nedir? Pekiyi diyelim ki, katılımcılığı, takım çalışmasını artırmayı hedefleyen bu yönetim bakış açısında başarılı olmak zorunda isek, nelere ihtiyacımız var? Hangi yetenekleri geliştirmeliyiz? Konu insan ise o zaman kendimizi ve insanı iyi tanımamız için iyi alıştırmalar, pratikler yapmalıyız.

Yönetici olarak, insanların eylemleri, yanıtları, beden dili ve ses tonu aracılığıyla verdikleri ipuçlarını analiz etmeliyiz, bu analiz çalışanları hem ekip olarak hem de bireyler olarak daha etkili bir şekilde yönetmemize yardımcı olur.

Peki insanların bize verdiği ipuçlarını ve sinyalleri yorumlamayı nasıl öğreniriz? Bu bizi öz farkındalığa götürür ve ilk adımımız kendi öz farkındalığımızı geliştirmektir. Kendini tanımak, kişiliğimizi, motivasyonlarımızı, yanıtlarımızı, davranışlarımızı, duygularımızı, alışkanlıklarımızı ve düşüncelerimizi net bir şekilde algılamaktır. Düşünceler, duygular ve davranışlar arasındaki bağlantı uzun zamandır bilinmektedir, ancak bu bağlantıyı yansıtmak, gözlemlemek ve düşünmek farkındalık ile gerçekleşir

Gelecek durakta “Farkındalık İle Gelen Etkin Yöneticilik “ ile  yolculuğumuzu sürdürebilmek dileğiyle,

Sevgiyle ve huzurla huzurda kalın

Aysel Evran

ayselevran@ttmail.com; aevran@etsgelisim.com ; www.ayselevran.com, www.etsgelisim.com

BİR FULARLIK FARK!®

İle

MASADAN SAHAYA

Devlet Siyaset Aile Şirket Ülke Üniversite Toplum Birey

YÖNETİMİ®