Hayatın İçerisinden Gelen 7 Dakika – XXI

This post has already been read 995 times!

7 Dakika İle Gelen “Bol Biberli Ekmek” ????
 Merhaba ayselevran@ttmail.com, aevran@etsgelisim.com paylaşım dostları;

Hayatın içerisinden gelen 7 dakika paylaşım yolculuğunun önceki duraklarında bu yolculuğu özellikle bugünlerde  başlatma gerekçesi ile birlikte olabildiğince yaşamın normal günlerindeymiş gibi misafir ağırlama talimatının birinci ve ikinci bölümü, aynalar, kahve ve kırk yıllık hatıra, sorular ve sorular, ilk giren ilk çıkar mı?, kelimelerin gücü : talebe, öğrenci – öğretmen, ben kimim?, yazı arkadaşı – yazı daş, meyva salatası ev yapımı poğaça, dert mi? mesele mi?, kelimelerin gücü, baharatın gücü, demleme- demlenme, denge, Kırık – Diyarbakır Kırığı, orta da durma halleri, çay ile gelen özel anlar, bazılarının sevdası ölünce anlaşılır, hasır bilezikler, cebinde kelimeler, dağılmak – dağıtmak ile paylaşımlarımızı devam ettirdik.

Bu durakta “hayatın içerisinden gelen bir başka 7 dakikanın yazdırdığı, bol biberli ekmek”  ile zihinsel ve duygusal dalgalanmaya devam edelim, ne dersiniz?

Bol kuru soğanlı, baharatlı, kırmızı pul biberli ve kurutulmuş kırmızı biberli ekmeği neredeyse 40 yıl sonra hani baba annenin kaybından 30 yıl sonra İspanya da ve Amerika’da üstelik restoran olarak kullanılan bir kilisedeki akşam yemeğinde karşına çıkması. Üstelik yemeğe gitmeden önce her iki ülkede de ve her iki ülkedeki farklı restoranına sizi götüren ev sahipleri size bir sürprizimiz var diyerek merakınızı zirve yaptırması da cabası. Bizim için özel ve nadir bulabildiğimiz bir tadı tattıracağız diyerek sizi bir merak deryasına daldırarak bir de açlıktan ölmek üzereyken yola düşürüyor sizi. Sonra varıyorsunuz mekanlara yemekten önce zeytinyağı tabağı ve yanında tadımlık niyetine, kırmızı ekmek dilimleri.

Kırmızı dilimli ekmekler

Kırmızı ekmek dilimlerini eline alıyorsun, inceliyorsun. Hayır mümkün değil bu baba annenin kuru soğan, güneşte kurutulmuş kırmızı  biber, pul biber ve birkaç kaç farklı baharatla yoğurduğu ve sonra da mahallenin fırınına göndererek, pişirttiği ekmeğin kendisi. Baba anne İspanya’dan veya Amerika’daki bu İtalyan ailesinden ne zaman kopyaladı bu ekmeği? Tam aksine İspanya veya Amerika’daki İtalyan aile ne zaman kopyaladılar baba annenin ekmeğini?

Ekmeğe bakarken ve ekmeği önce burnuna götürüp kokladıktan sonra minik parçacıklar halinde zeytin yağına batırmadan önce tadını almaya çalışırken bu baba annenin torunu nerelere doğru yolculuk yaptı, bilinemez. Masadakiler İngilizce ne oldu sevmediniz mi?  bizde sürpriz yapmak istemiştik falan falan derken,  hayır hayır aksine beni bu ekmek neredeyse 4 – 5 yaşlarıma götürdü diyebildi masadaki büyümüş torun. Gittiği yerleri ve bu ekmeğin bıraktığı için tadı kaçabilir korkusuyla İngilizce anlatmaktan vaz geçti. Baba anne yıllar sonra ekmeği ile birlikte nerelerde karşısına çıkmıştı……  

Gelecek durakta “Bir başka 7 dakika ile Hayatın İçinden Gelenler” ile yolculuğumuzu sürdürmek dileğiyle;

Sevgiyle ve huzurla huzurda kalın

Aysel Evran

ayselevran@ttmail.com; aevran@etsgelisim.com ; www.ayselevran.com, www.etsgelisim.com

BİR FULARLIK FARK!®

İle

MASADAN SAHAYA

Devlet Siyaset Aile Şirket Ülke Üniversite Toplum Birey

YÖNETİMİ®

Share

You may also like...